Yunanistan’da gayrimenkul yatırımı yapmayı düşünen Türk vatandaşlarının karşılaştığı en önemli engellerden biri, bazı adalarda uygulanan yasal kısıtlamalardır. Özellikle Türkiye’ye yakın konumda olan ve askeri açıdan stratejik kabul edilen bölgelerde mülk edinimi yasaktır. Bu yasaklamalar, Yunanistan’ın ulusal güvenliği ve dış ilişkileri doğrultusunda belirlenen politikaların bir sonucudur. Ancak bu kısıtlamaların dışında kalan çok sayıda ada ve ana kara bölgesi, yatırımcılar için cazip fırsatlar sunmaktadır. Özellikle turizm açısından gelişmiş bölgelerdeki kira getirisi ve mülk değer artışları, yatırımcıların ilgisini çekmektedir.
Yunan hükümeti, "Askeri Güvenlik Bölgeleri (Amsyneseis Zones)" olarak sınıflandırdığı bazı adalarda, özellikle AB dışı ülke vatandaşlarının mülk edinmesini kısıtlamaktadır. Bu uygulama, devletin güvenlik öncelikleri doğrultusunda alınmış olup, askeri ve stratejik değeri yüksek bölgelerde geçerlidir. Bu kapsamdaki başlıca adalar şunlardır:
Rodos (Rhodes)
İstanköy (Kos)
Midilli (Lesvos)
Sakız (Chios)
Sisam (Samos)
İkarya (Ikaria)
Leros
Kastellorizo (Meis)
Kalymnos
Karpathos
Patmos
Bu adalar, Türkiye’ye olan yakınlıkları, askeri üslerin bulunması ve sınır hattında yer almaları nedeniyle Yunanistan tarafından özel güvenlik bölgeleri olarak ilan edilmiştir. Yunanistan yasalarına göre, bu bölgelerde mülk edinmek isteyen AB dışı vatandaşların savunma bakanlığından özel izin alması gerekmektedir. Ancak özellikle Türk vatandaşları için bu izinlerin verilmesi neredeyse imkansızdır. Dolayısıyla, bu adalarda yatırım yapmak isteyen Türk yatırımcılar ciddi bir engelle karşılaşmaktadır.
Yukarıda sayılan adalar turizm açısından oldukça gelişmiş ve yaz aylarında yüksek ziyaretçi sayısına ulaşan bölgeler arasında yer almaktadır. Rodos, Kos ve Midilli gibi adalar; tarihi dokuları, sahil şeridi ve kültürel etkinlikleriyle ön plana çıkar. Bu durum, otel işletmeciliği, kısa dönemli kiralama ve yazlık konut yatırımları için büyük fırsatlar yaratmaktadır. Ancak mülk edinimi üzerindeki yasal sınırlamalar, bu yatırım potansiyelini Türk vatandaşları için büyük ölçüde devre dışı bırakmaktadır. Diğer milletlerden gelen yatırımcılar burada avantaj elde ederken, Türkler için bu bölgeler erişilmez kalmaktadır.
Kısıtlı bölgelerin dışında kalan adalar ve ana kara, hem yazlık konut yatırımları hem de Golden Visa programı için önemli fırsatlar sunmaktadır. Bu bölgelerde gayrimenkul yatırımı yapmak, hem yaşam kalitesini yükselten doğal güzelliklere erişim sağlamakta hem de yüksek kira getirisi potansiyeli ile mali kazanç elde etmeye olanak vermektedir. İşte bazı öne çıkan bölgeler:
Yunanistan’ın en büyük adası olan Girit, zengin tarihi mirası, gelişmiş altyapısı ve yılın büyük bölümünde süren turizm sezonuyla öne çıkar. Heraklion ve Chania gibi şehirler, hem yazlık hem de kalıcı konut yatırımları için uygundur. Girit, Golden Visa yatırım eşiğini karşılayan ve kira getirisi yüksek gayrimenkullere sahiptir.
Adriyatik Denizi’ne açılan Korfu, İtalya’ya yakınlığı ile bilinir ve Batı Avrupa’dan yoğun turist çeker. Lüks villa projeleri, butik oteller ve kıyı şeridindeki yazlık evler yatırımcılar için cazip seçenekler sunar. Korfu, yabancı yatırımcılar için açık ve Golden Visa için uygun bir destinasyondur.
Kiklad Adaları’nın en gözde üyelerinden olan Paros ve Naxos, bembeyaz evleri, plajları ve gelişen villa piyasasıyla dikkat çeker. Bu adalarda villa inşaatı ve tatil kiralama sektörü büyük bir ivme kazanmıştır. Paros, fiyat-performans dengesi açısından özellikle yabancı yatırımcılar tarafından tercih edilmektedir.
Santorini ve Mykonos, Yunanistan’ın en prestijli ve pahalı adaları arasında yer alır. Lüks yaşam tarzı ve turistik yoğunluk, bu adalarda yatırım yapmayı cazip hale getirir. Ancak mülk fiyatları oldukça yüksektir ve Golden Visa uyumlu projeler sınırlıdır. Yine de, yüksek gelir hedefleyen yatırımcılar için prestijli bir seçenek olabilir.
İyonya Denizi’nde yer alan bu adalar, doğal güzellikleri ve plajları ile tanınır. Son yıllarda artan turizm talebiyle birlikte yazlık evlere olan ilgi de artmıştır. Kira getirisi potansiyeli olan bölgeler arasında yer alır.
Ana karaya köprü ile bağlı olan Evia, hem şehir yaşamına hem de doğaya yakınlığıyla yatırımcıları cezbetmektedir. Atina’ya ulaşım kolaylığı ve nispeten daha uygun fiyatlı gayrimenkuller, Evia’yı alternatif bir yatırım noktası haline getirmektedir.
Bu üç ada, az bilinirliklerine rağmen doğal güzellikleri, temiz sahilleri ve yerel mimarisiyle öne çıkar. Özellikle yazlık ve butik turizm yatırımları açısından uygun alanlardır. Uygun fiyatlı ve potansiyel büyüme alanları içindedir.
Yunanistan’ın başkenti olan Atina, hem konut hem de ticari gayrimenkul yatırımı açısından ülkenin en hareketli bölgesidir. Kolonos, Piraeus, Alimos ve Glyfada gibi semtlerde farklı bütçelere hitap eden projeler mevcuttur. Golden Visa yatırım eşiğini karşılayan konutların bolluğu, Atina’yı Türk yatırımcılar için cazip kılmaktadır.
Ülkenin ikinci büyük şehri olan Selanik, genç nüfusu, üniversiteleri ve turistik yapısıyla gayrimenkul değerini korumaktadır. Özellikle şehir merkezinde yer alan yenileme projeleri, yatırım açısından büyük fırsatlar yaratmaktadır.
Bu şehirler, hem yaşam maliyeti hem de gayrimenkul fiyatları açısından daha uygun alternatifler sunar. Aynı zamanda gelişen altyapıları sayesinde Golden Visa kapsamına giren yatırımlar için tercih edilmeye başlanmıştır.
Bölge | Açıklama | Fiyat Seviyesi |
---|---|---|
Atina – Kolonos / Piraeus | Gelişmekte olan bölgeler | Orta |
Atina – Glyfada / Alimos | Deniz kenarı, lüks segment | Yüksek |
Selanik | Turizm ve öğrenci potansiyeli | Orta |
Girit (Heraklion) | Yüksek kira geliri | Orta |
Korfu | Lüks villa yatırımları | Yüksek |
Evia | Yazlık ve şehir yatırımı birleşimi | Uygun |
Türk vatandaşlarının Yunanistan’da mülk edinirken karşılaştığı coğrafi ve yasal sınırlamalar, yatırım kararlarını doğrudan etkilemektedir. Yasaklı adalarda turizmden kaynaklı kira getirisi potansiyeli bulunsa da, ulaşımın çoğunlukla aktarmalı yapılması, emlakların yönetiminin uzaktan zorlaşması ve yatırım projelerinin genellikle Golden Visa için yetersiz kalması ciddi dezavantajlar oluşturur. Ayrıca bu bölgelerdeki projelerin çoğu ya çok pahalıdır ya da yatırım açısından tatmin edici bir geri dönüş sunmamaktadır. Bu nedenle yasaklı adalar, Türk yatırımcılar için cazip olmayan bir profil çizmektedir.
Buna karşın, Girit, Korfu, Paros gibi adalar uzun vadeli yazlık konut sahibi olmak isteyen yatırımcılar için ideal seçenekler sunar. Doğal güzellikleri, gelişmiş turizm altyapısı ve kira getirisi potansiyeli ile bu bölgelerdeki yatırımlar, zamanla değer kazanmaktadır. Ancak bu bölgeler de genellikle kısa dönemli konaklamaya yöneliktir ve sürekli oturum planlayanlar için sınırlı avantaj sağlar.
Golden Visa hedefleyen yatırımcılar için Atina, Selanik ve Girit gibi ana kara veya büyük adalarda yer alan bölgeler, hem yatırımın kolay yönetilebilmesi hem de yasal süreçlerin daha sorunsuz işlemesi bakımından daha uygun tercihlerdir. Bu bölgelerdeki projeler, yüksek yatırım getirisi, ulaşım kolaylığı ve oturum izni alma sürecindeki uyum açısından öne çıkmaktadır.
Uzmanlarımız tarafından sizler için derlenen blog yazılarımız.